Krizin olumsuz sonuçlarıyla başa çıkmak için alınması gereken önlemler “kurum”, “lider”, “koçluk” ve “çalışan” düzeyinde olmak üzere, 4 aşamada ele alınabilir:
1-Kurum Düzeyinde Önlemler
Kurumun yapısı ve süreç dinamikleri, krizin nasıl ele alındığını, hatta çalışanların krizle nasıl başa çıktığını belirler. Sistemleri, yapısal süreçleri ve operasyonel kültürü katı olan şirketler, esnekliğin bir artı değer olduğu kriz ve değişim dönemlerinde, iyi performans gösteremez. Öte yandan sistem tasarımları ve operasyonel kültürleri esnek olan, yani insan öğesi ve liderlik üzerine odaklanmış, anlamlı bir vizyonu, bir topluluk anlayışı, yaratıcı esnekliği ve değişime adapte olma yeteneği olan şirketler hayatta kalır ve gelişir.
2-Lider Düzeyinde Önlemler
İnsan potansiyelini etkin bir biçimde yönetmek, günümüzde bir liderlik ölçütü olarak görülüyor. Kriz dönemlerinde işten çıkarmalar başladığında, işleri artık daha az sayıda insanla, daha kısa zamanda tamamlamak zorunda kalınacağı için, insan potansiyelini yönetmek, en önemli yetkinlik haline geliyor. Bu bağlamda insan kaynakları birimlerinin, lider kadrolarıyla yakın danışmanlık ilişkileri içinde bulunmaları, liderlerle stratejik ortaklık içinde çalışmaları gerekiyor.
3-Koçluk Düzeyinde Önlemler
Koçluk hizmeti, deneyimli uzman koçla, yönetici arasında birebir uygulanan, iş ortamında performansı ya da davranışı düzeltmeye yönelik bir süreç olarak tanımlanıyor. Yöneticilerin önceliklerini daha kolay belirlemelerini ve altında çalışanları, değişim karşısında değer yaratacak işbirliğine yönlendirmelerini sağlayan bu hizmet, kurumu belirsizlik karşısında güçlendiriyor. Belirlenen hedeflere, belirlenen süre içinde ulaşma taahhüdü içeren koçluk süreci, uygulayarak ve yaşayarak öğrenmeye dayalı bir sistem.
4-Çalışan Düzeyinde Önlemler
Çalışanlar, kriz dönemlerinde şirketlerin en büyük destekçileri olabilir. Böyle durumlarda öncelikle yapılması gereken, kilit pozisyonlarda bulunan kişileri belirlemek ve onların yeni koşullar karşısında nelere ihtiyaç duyduğunu tespit etmektir. “Kilit kişi” rolündeki bu çalışanlar, şirketin yeni hedeflere doğru ilerlemesinde önemli bir kaynak olacağından, bu kişilere, rollerinin önemini anlatmak ve destek sağlamak gerekiyor.
5-Tekrarlanan İşten Çıkarmalar
Hiç kimse işten çıkarmanın kolay olduğu bir şirkette çalışmak istemez. En büyük zararsa moraller üzerinde oluşur. Tekrarlanan işten çıkarmalar gerçekleştiğinde çalışanlar bir sonraki adımda sıranın kendilerine geleceğini düşünür. Bir şirket son yirmi yılda sürekli bir küçülme dalgası içindeydi. Çalışanlar arasında ise istifa oranı yüksekti. Başka iş bulan çalışan istifa ediyordu. Hiç kimse belirsiz bir ortamda uzun süre çalışmak istemez
6-Fiyatları Düşürmek
Fiyatları indirmek müşterilerle uzlaşmaktan farklı etkiler yapabilir .Uzun vadede müşteri gözünde ürünün değerini değiştirir. Onun yerine müşterinin daha kolay ulaşmasını sağlamak, pazarlama çalışmaları, müşteriye katkısının vurgulanması daha anlamlı olabilir.
Doksanların sonunda bir ünlü bir gıda firması fiyatlarını düşürerek büyük marketlerde satışa başladı. Satışları arttı. Diğer bir çok markanın dörtte biri fiyata inmişti. Karlılığı ise ortadan kalkmıştı. Birkaç yıl sonra battı.
7-Çalışanlarla İletişimsizlik
Yöneticiler azıcık bir bilginin bile uzun yollar katettiğini çoğu zaman unuturlar. Çalışanların şirkette neler olduğunu anlamalarına izin verin. Aksi durumda dedikodular devreye girer.